Gördüm estebe iki kere zıp zıp
Çocuklar bilir bu oyunu bazen kol bacak kırık
Sokaklarda bağıra bağıra gezerdik ya annem
O ağaç üstünde şarkı söylerdik ya kankam...
Çizilsin tenim mehtabında dirilsin
Bir
aşkın mabedinde ben sultanımın eriyim
Gel gel seni biraz seveyim
Hadi küçük çocuk don lastiğiyle bağlı gözlük...
Yamulttuğunuz durumlar var düzeltmek gerek ben çekiç
Ruhun gıdası müzikse abluka iç
Zor zamanın mektebinde okumuşuz biz ay balam
Zor zamanı yazarken karamsarlıktan kaçamam...
Hüzün dağının eteklerine karlar yağar kalın kalın
Alarm iki arı peteklerini doldurur canım
Ruha deva candan cana şifa
İyileştiremediği tek şey şımarık züppe ama...
Nakarat
Tanzim edelim ha gayret
Tutamadım hayatın ucunu hayat emanet
İzah et ona bu soru şayet
Bildiklerim aha bundan ibaret
Zordu yorucu bir yoldu
Kolayı ne sanki olayımız oydu
Geldi vakti zamanı
Durum angaryalık iyice tattık...
Umut etsem hayatı, ertelersem zamanı
Affedersem kendimi kaybederim ki zor değil
Lakin değil isteğim bu dengeyi kurmalı
Olmalı bir yolu her şeyin bir sonu bir başı var...
Evvelim var evet ahiri tayin etmeli
Önemli olanda bu yolculuk uzun hayır dökme su
Çift kişilik tarife sanırlar şahsi
İsteme vermem sırrı bize ait hususi...
Kim kime dumduma baksana her biri dörtnala
Yollusu yolsuzu arsızı gider gelir kol kola
Ulan var ya al sana kocaman kahkaha
Kahrımı al götür çabuk zeval gelir bahtına...
Gerek var telaşa varsa yoksa temaşa
Yapma benle münakaşa ettiğin laf değil
Dar gelirli tayfadanım gönül kaptanıderya
On paralık şairiz buda bizden angarya...