Günaydın sevgilim
Uyandın demek
Boş yatağa baktıkça
İçin burkuldumu
İnan bilmek isterdim
Bugün dayanılması zor
Sensizliğin bilmem kaçıncı günü
Zaten herşeyi şaşırdım
Günü saati kendimi
Ya sen !
Hala özlemedin mi
Kokumu hissetmedinmi
Evde dolaşırken
Ya en son çektirdiğimiz
Fotoğraftaki gülümsemelerimiz
Hiçmi acıtmadı yüreğini
Gerçi bilirim katı kalplisin
Ama aslında o sen değilsin
Hiç birşey umursamayan
Sert bakışlı adamın
İçindeki yangınları
Anlamadığımı zannetme
Beni sorarsan
Kendini kaybetmiş bir halde
Sana methiyeler dizmeye çalışan
Eli ve dili korkak
Bir kül kedisi gibiyim
Acaba , acaba rüyalarında
Hangi düş sokağından geçiyorsun
Benide benide alsana yanına
Yine saçlarını okşayıp
Güzel gözlerine bakmak
Gün doğmadan
Türküler söylemek
Ve gözlerimden süzülen yaşları
Silmen geliyorda aklıma
Eriyorum inan eriyorum
Tükenmez sandığımız zaman
Nasılda aldatmış bizi
Seninle saatler su gibi geçmiş
Anlamamışım ve bilmemişim
Kıymetini beni affet ,affet
Aslında ne çok şey var
Sana anlatıp
Rahatlamam gereken
Ne yazıkki dilime gelen sözcükleri
Yazamıyor bu nankör kalemim
Beni bilirsin
Yine herşey aynı
Annem , babam , kardeşlerim
Birde buruk ve tarifi imkansız
Acı gülüşlerim onlarla eziyorum
Hayatın gölgesi düşmüş
Soluk izleri
Ama inan , ama inan
Çok özledim seni
Yine , yine sevdiğin sarı renge
Boyattım saçlarımı
Senden bana kalan ne varsa
Habire onları giyiniyorum
Annem !
Kızım bundan b
aşka elbisen
Yokmu diyorda
Ona senin kokunun sindiğini
Söyleyemiyorum
Hala , hala
Mavi kazağı yıkamadım
Öyle kirlenmişki
Bilsen öyle yoruldum ki
Hep karanlığa gömülür gibi
Ayrılıklar yaşamaktan
Sıkıntılı sonbahar gazelleri
Gibi süpürülmekten
Ve şu sensiz kendini bilmez
Yürek ürpertisinden
Neydi o günler neydi be !
Ellerim , ellerindeyken
İçimin titremesini
Telefon açıp
Seni seviyorum demeyi
Ençokda niye telefonu geç açtın
Kiminle konuşuyordun demeni
Kızmanı kaşlarını çatmanı
Saatlerce suskun kalışını
Bile özledim
Birde
aşka gelen o tarifsiz
Deli dolu halini hiç sorma
Burnumda tütüyor
Şimdi sensiz bir sele kapıldım
Kimse yok hıçkırıklarımı duyan
Elini uzatan ve beni anlayan yok
Yok işte yok
Öyle yanlızım ki,
Öyle yanlızım ki
Öyle özledim ki
Her köşeden bir çift çorabını
Toplamayı bile özledim
Ben kahvaltını hazırlarken
Yaptığın miskinlik uykulu halin
Ve gülüşünhala aklımda
Uykuya olduğun kadar
Birazda bana düşkün olsaydın
Diyorum bazen
Şimdi yine kaşlarını çatmışsındır
Bunu dinleyince
Sana hoşçakal demek
Çok zor bana ölüm gibi soğuk
Geliyor ayrılık
Ve seni üzdüğüm için
Affet , affet beni
Neyse annem seslendi yine
Gitmem gerek
Beni unutmadığını biliyorum
Ama sende bilki
Kartaneleri ne zaman üşürse
Bende o zaman unuturum seni
Hoşçakal hoşçakal....