Verse 1 (Sorgu)
savaş biter ben her zamanki yerde beklerim ve
akbabalar çöker leş kokan geçmişin izlerine
hayatın pürüzlerine sıyırmakla yetindim de
yaralar açtı değdi o da şu vampirlerin gözlerine
şimdi kaçıyorum inan ki ben de acıyorum
o kapkaranlık hayallerine beyazlar saçıyorum
postaladığım o mektupları tekrar ben açıyorum
çölde yalnız başıma bir su damlacığına yazıyorum
saklı olan bendedir ona yaşlı gözler eklenir ama
es geçilen günlerim oda perdelerine kümelenir
sen gökyüzünde yıldız olup gece benimle yüzleşirsen
o an tek bir korkum olur ya gündüzle birleşirsen
bana bir çöl bul oraya gideyim uzaktan izle beni
soluksuz kalıp acımla güleyim tıpkı şimdi gibi
belki sonra bi boşlukla dolu yüreğimi paylaşırım
savrulan hayallerimle kum misali kaynaşırım
Nakarat (x2)
geçmişi silenler ona geri dönmez
gündüz hemen karanlığa bürünmez
beni bırak bir çölde gözüme seraplar gözüksün hep
bu yağmur ıslatırsa kumlarım kalemde düşer tüfek
Verse 2 (Kodes)
eski muhabbetlerden akmış derelere bakarak
sarhoşluk var göğsümde
aynı ırkı ısıtmaz ki kimseyi
sen ben gibi silemezsin herşeyi
bak bir şeyi unutman gerek rüzgarlarla
kalabalıkta tabi ki maskeler hakimdir tüm suratlara
ben andımı tuttum kaç kişi yuttum istanbul söylesene
tüm maviliklerde ben siyahtım her zaman hadi beni gizlesene
halat omzuma değdiği an anladım herkese hak vererek dinlesene
herkes uzaktan el sallarken idamıma yine beni izlesene
bir bavul dolusu hatıramı aldım ben buradan gidecekken
kimi hesap sorar gemileri yaktım gittim zaten dün geceden
bir heceden b
aşkası yalan olmuş çakmağı ver kalbine üfleyeyim
beni boşver aynı karanlık güneş doğdu bak gitmeliyim
öyle bir tablo çizmiş ki dünya uymadı hiç bir çerçeveye
yine kumları takipteydim ben sakinleştim erkenden
dur bakalım yine gidelim aynı koylara veda mı etmeli
cesedimi bırak şu kumların üstüne hiç bir şey bitmemeli
Nakarat (x2)