So much hate at the top, it's a lonely place
Üstünde çok fazla nefret var, tek bir yerde
When you find out the opps ain't the only snakes
Yapılanları öğrenince tek yılan biz olmadığımızı anlayacaksın
And your spouse only know what you don't erase
Ve eşiniz sadece neyi silmediğinizi biliyor
The world only know you by your worst mistakes
Dünya sadece sizi en kötü hatalarınızı görür
So spaz on they ass, that's the only way
O yüzden kıçlarını tekmele, bu tek yol
Smash on the gas down, Stoney, aye
Gazda şut at, Stoney, aye
Crash and come back with a swollen face
Hatalı ve şişmiş bir yüzle geri dön
And when I'm on my way, X hold the gate
Ve yoldayken, X kapıyı tuttu
Terrorize, sipping on that Koshi, 'Ye, ay
Teroristler içeceğini yudumlarken, evet ay
If you bitch-made, we don't associate
Eğer orospu yaptıysan, ortak olmaz
Show up at your birthday if you owe me cake
Bana kek borcun varsa doğum gününde istiyorum.
With a black mask, that's how we exfoliate
Siyah bir maske ile, bu şekilde pul pul dökülür
So pardon my way, my heart's in the way
Yani pardon yolunda, kalbim yolda
I follow my thoughts, ain't no logic in 'Ye
Düşüncelerimi takip ediyorum, Ye'de mantık yok
Said that's all I'ma say, if he caught him a case
Ona söylediği şey, eğer onu etkilediyse
Then send him to jail, like a dog in a cage
Sonra onu bir kafesteki bir köpek gibi hapse yolla.
I ain't feeling the age, no rottin' away
Yaşı hissetmiyorum, çürümem
Your dolphins are dazed, you calling away
Yunusların ş
aşkın, sen çağırıyorsun
'Cause coffins is laid, under a tombstone
Çünkü tabutlar bir mezar taşının altına serilir
'Cause even when you die, they still throwing rocks at your grave
Çünkü sen öldüğünde bile, hala mezarına taş atıyorlar
So follow the wave, can't swallow the hate
Yani dalgayı takip et, nefreti yutmayı başaramazsın
My mind trumps anything that a scholar could say
Aklım bir alimin söyleyebileceği her şeyi koz olarak görür
Don't know how to behave, we rage out of the raves
Nasıl davranacağımı bilmiyorum, öfkelenmekten öfkeleniyoruz
Dislocate an arm, just pop it in place
Bir kolu çıkar, sadece yerine yerleştir
'Cause the damned, they ain't it
Çünkü lanetlenmişler, değil mi?
All the pain and anguish
Tüm acı ve ıstırap
Turned me into a man
Beni bir adama çevirdi
So I ain't complaininBen de şikayetçi değilim.
Now these things is changinŞimdi bu şeyler değişiyor No more lames is hanging
Artık b
aşka lamlar asılı değil
No more fame in famous
Artık ünlü değilim
Ain't no shame in shaming
Shaming'de utanılacak bir şey yok
She wanna give you the cookie, you Famous Amos
Sana kurabiyeyi vermek istiyor, ünlü Amos
She gave you the pussy, but you ain't pay for the anus
Sana pamuğu verdi, ama sen anüs için para ödemiyorsun
Now your name is tainted, by the claims they paintinŞimdi isminiz boyandı, iddia ettikleri iddialarla
The defendant is guilty, no one blames the plaintiff
Davalı suçlu, kimse davacıyı suçlamıyor
Gotta say it in Layman's terms, while you wait on arraignments
Mecliste beklerken, bunu Layman'ın şartlarında söylemelisin.
Cause if the jury say you did it, the payment is heinous
Çünkü eğer jüri yaptığını söylerse, bu ödeme acelecidir.
Give me one minute, my lady just fainted
Bana bir dakika ver, bayan az önce bayıldı
My babies is crying, you understand what I'm sayin'?
Bebeklerim ağlıyor, ne dediğimi anlıyor musun?
One minute, one minute, gone
Bir dakika, bir dakika gitti.
One minute and the next one's mine
Bir dakika ve bir sonraki benim
One minute, one minute, gone
Bir dakika, bir dakika gitti.
One minute and the next one's mine
Bir dakika ve bir sonraki benim
One minute, one minute, gone
Bir dakika, bir dakika gitti.
One minute and the next one's mine
Bir dakika ve bir sonraki benim
One minute, one minute, gone
Bir dakika, bir dakika gitti.
One minute and the next one's mine
Bir dakika ve bir sonraki benim
Ahaha
Ahaha
Black man, black man
Siyah adam, siyah adam
Fake eyes, black man
Sahte gözler, siyah adam
Fake eyes, black man
Sahte gözler, siyah adam
Fake eyes, black man
Sahte gözler, siyah adam
Fake, I want more!
Sahte, daha çok istiyorum!
Fake eyes, fuck man
Sahte gözler, siktir et adamım
One minute, one minute, gone
Bir dakika, bir dakika gitti.
One minute and the next one's mine
Bir dakika ve bir sonraki benim
One minute, one minute, gone
Bir dakika, bir dakika gitti.
One minute and the next one's mine
Bir dakika ve bir sonraki benim
One minute, one minute, gone
Bir dakika, bir dakika gitti.
One minute and the next one's mine
Bir dakika ve bir sonraki benim
One minute, one minute, gone
Bir dakika, bir dakika gitti.
One minute and the next one's mine
Bir dakika ve bir sonraki benim