Suçun sâbit, hüküm belli; kal, defansta bekle
Senin şu hâlin savunma yapmak gibidir ayağı kırık bekle
Korkar mı sanırsın kadın kaybedecek canı tekken??
Dün mutlu bir yuvayken bugün günâha doydu tekken
Nikâh akdine imzâ atarken adam sandık
Gür sakal ne sırlar gizliyormuş meğer; açıldı sandık
Eşine kalkan eline bak, karakter hattı silik onun
Daha çetin bi' duruşu vardır pörsümüş bi' silikonun
Kalıcı bir eser bırakmak istiyorsan git kendini mumyala
Karanlık odana kapanıp mum yala
Belki tâ ezelden içi öfkeyle kaynayan kazandın
Erittin sevgi-saygıyı ve nefret kazandın
Vicdan azâbından ötürü buz tutarsın yaz günü
İstersen kanını dolmakaleme doldurarak yaz günü!!
Herkes payını aldı gitti "
aşk" denen şu hisseden
Or'da bir kadın var örselenmiş hisseden
(Sussss!!)
Nasıl bi' ateşe düştün?? Şimdi su olsan da yan, kızım!!
Üç maymun ordu kurup üstüne gelse de dayan, kızım!!
Eğri otur, doğru konuş; gütme hiçbi' çekince
Yola gelir kınayanlar sen kulağından çekince
Merhametle sustun, önyargılar kırık omuzlarına bindi
Belki yüz geceydi ağladığın, belki bindi
Şimdi geçtiğin şu yol bugünle yarının Araf'ında meyandır
Hâtıralar ağzı buran meyandır
Kelâmlar "kalem" denen şu kılıcı parlatan kalaydı
Ah keşke tebessümün hep yüzünde kalaydı
Dilinden küfrü üfür ve gönlünden sil âhı!!
Şakağından çek ve düşmanlarına doğrult silâhı!!
Bulunmaz Hint kumaşı değil o adam(!), yer bezi
Fırlat bi' köşeye, tozla buluştur ve yer bezi!!
Unut, acılar canına gözle gördüğünce mâl olur
Umut ışığın sırlı camda gördüğün cemâl olur..
Belki geçen yılları silemem
Ama çekerim temize beyaz sayfalarda
Sil gözünün yaşını sayfalarca
Kaç karat bi' damlası, bilemem?!